29 Kasım 2011 Salı

Mali müşavirlerin KDV sini önceden ödedikleri ancak tahsil edemedikleri gelirlerinde vergilendirme ve kredi faizlerinin gider yazılıp yazılmayacağı

Mali müşavirlerin KDV sini önceden ödedikleri ancak tahsil edemedikleri gelirlerinde vergilendirme ve kredi faizlerinin gider yazılıp yazılmayacağı
Cevap: 193 sayılı Gelir Vergisi Kanununun" Serbest Meslek Kazancının Tarifi" başlıklı 65. maddesinde; "Her türlü serbest meslek faaliyetinden doğan kazançlar serbest meslek kazancıdır.

Serbest meslek faaliyeti; sermayeden ziyade şahsi mesaiye ilmi ve mesleki bilgiye veya ihtisasa dayanan ve ticari mahiyette olmayan işlerin işverene tabi olmaksızın şahsi sorumluluk altında kendi nam ve hesabına yapılmasıdır............ "hükmü yer almaktadır.

Aynı Kanun'un "Serbest Meslek Kazancının Tespiti" başlıklı 67. maddesinde; "Serbest meslek kazancı bir hesap dönemi içinde serbest meslek faaliyeti karşılığı olarak tahsil edilen para ve aynılar ve diğer suretlerle sağlanan ve para ile temsil edilebilen menfaatlerden bu faaliyet dolayısıyla yapılan giderler indirildikten sonra kalan farktır.

Müşteri veya müvekkilinden, serbest meslek faaliyeti ile ilgili olmak üzere para ve ayın şeklinde alınan gider karşılıkları kazanca ilave edilir......... "hükmüne yer verilmiştir.

Ayrıca, 213 sayılı Vergi Usul Kanunu'nun 236. maddesinde, "Serbest meslek erbabı, mesleki faaliyetlerine ilişkin her türlü tahsilatı için iki nüsha serbest meslek makbuzu tanzim etmek ve bir nüshasını müşteriye vermek, müşteri de bu makbuzu istemek ve almak mecburiyetindedir, "hükmü yer almıştır.

Yukarıda kanun maddelerinden de anlaşılacağı gibi vergiyi doğuran olay Serbest meslek kazancında tahsilat esasına bağlanmıştır. Yine Serbest Meslek makbuzunun da tahsilat anında düzenlenmesi gerekmektedir.

213 sayılı Vergi Usul Kanununun 3, maddesinin  A  bendinin 2. fıkrasında;" Vergi kanunları lafzı ve ruhu ile hüküm ifade eder. Lafzın açık olmadığı hallerde vergi kanunlarının hükümleri, konuluşundaki maksat, hükümlerin kanunun yapısındaki yeri ve diğer maddelerle olan bağlantısı gözönünde tutularak uygulanır, "hükmüne yer verilmiştir.

Madde metninde, "Vergi kanunları lafzı ve ruhu ile hüküm ifade eder." denildiğine göre, uygulamalarda ilk olarak olaya ilişkin metin hükmü nazara alınacaktır. Öngörülen yorum metoduna göre, olaya ilişkin kesin bir lafzın kanunda mevcut bulunmaması halinde, olay için uygulanacak işlem tayin edilirken veya bir çözüm yolu aranırken, önce vergi kanununun konuda takibettiği maksat, hükümlerin kanun yapısındaki yeri ve diğer maddelerle bağlantısı nazara alınmak suretiyle bir sonuca varılması ve bu sonuca göre hükümlerin uygulanması gerekecektir.

Bununla beraber, kanun hükümlerinin kanuna hakim olan hukuki düşüncenin sınırlarını aşacak şekilde genişletilerek yorumlanmaması ve kıyas yolu ile başka hadiselere teşmil edilmemesi gerekir. Kanunda diğer bir hükme atıf yapıldığı durumda bile kanunun öngördüğü sınırlar içinde kalınmalıdır. Ayrıca, kanun hükümlerinin açık olmaması veya kanunda birbiriyle çelişen hükümlerin bulunması halinde, objektif hüsnüniyet kuralı gözönünde tutularak yorum yapılması esastır.

Gelir Vergisi Kanununun, "Mesleki Giderler" başlıklı 68/1.maddesinde mesleki kazancın elde edilmesi ve idame edilmesi için ödenen genel giderlerin(İkametgahlarımın bir kısmını iş yeri olarak kullananlar, ikametgah için ödedikleri kiranın tamamı ile ısıtma ve aydınlatma gibi diğer giderlerin yarısını indirebilirler. İş yeri kendi mülkü olanlar kira yerine amortismanı, ikametgahı kendi mülkü olup bunun bir kısmını iş yeri olarak kullananlar amortismanın yarısını gider yazabilirler.) serbest meslek kazancının tespitinde hasılattan indirileceği hükmü yer almaktadır.

Yine, 238 sıra numaralı Vergi Usul Kanunu Genel Tebliğinin "B" bölümünün son paragrafında; "İşletmelerin finansman temini maksadıyla bankalardan veya benzeri kredi müesseselerinden aldıkları krediler için ödedikleri faiz ve komisyon giderlerinden dönem sonu stoklarına pay vermeleri zorunlu bulunmamaktadır. Buna göre, mükellefler söz konusu ödemelerini doğrudan gider olarak kaydedebilecekleri gibi, diledikleri takdirde stokta bulunan emtiaya isabet eden kısmı maliyete dahil edebileceklerdir." hükmüne yer verilmiştir.

Yukarıda yaptığımız açıklamalara göre; serbest meslek kazancından hâsılatın elde edilmesi, tahsil edilme koşuluna bağlanmıştır. Bu durumda, yapılmış bir hizmet karşılığı henüz tahsil edilmeyip, alacak halinde kalmışsa, kalan kısım hasılat olarak serbest meslek kazanç defterine kaydedilemeyecektir. Diğer bir anlatımla içinde bulunan hesap döneminde tahsil edilen hasılat, ister önceki aylarda yapılmış işlerin karşılığı olsun, isterse gelecek aylarda yapılacak işlerin peşin alman avans niteliğinde bulunsun, tahsil edildiği ayın hasılatı sayılacaktır.

Diğer taraftan, banka kredisi ile satın alınan muhasebe bürosunun faiz giderlerini maliyete dahil edilebileceği gibi, söz konusu ödemeler doğrudan gider olarak da kaydedilebilir.


Koray ATEŞ
SMMM-E. Öğretim Görevlisi
Akdeniz Denetim YMM Ltd.Şti.
Fax:0224 224 53 54
korayates@muhasebetr.com


Kaynak: www.MuhasebeTR.com
(Bu makale yazılı veya elektronik ortamda kaynak göstermeden yayınlanamaz. Kaynak gösterilse dahi, makale aktif link verilerek yayınlanabilir. Kaynak göstermeden ve aktif link vermeden yayınlayanlar hakkında yasal işlem yapılacaktır.)

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Blog Arşivi

Toplam Sayfa Görüntüleme Sayısı